Nezih Varol

Nezih Varol

Mail: nezih.varol@hotmail.com

YAŞLANINCA ÇARESİZ KALMAYIN

Türkiye'de ömrü hayatı boyunca ülke ekonomisine katkı sunmamış, bir işte dikiş tutturmamış, sigorta primi, vergi ve benzeri emek ve vatandaşlık görevlerini kanıtlayan ödemelerini yapmamış kişilerin, yaşlandıklarında veya hastalandıklarında Sosyal Devletimiz tarafından daha geniş imkan ve olanaklarla koruma altına alındığını, el bebek, gül bebek bakıldığını, ehl-i keyf içinde yaşatıldıklarını biliyor muydunuz?

Tabi ki bilmiyorsunuz, bilmek istemiyorsunuz, ancak başınıza gelince yandım Allah diye yer yurt arıyor, ama bulamıyor, bir köşede acılar içinde, aç, susuz ve bakımsız ömrünüzün son yıllarını yaşıyorsunuz, buna yaşamak denirse!

Diyelim yaşlandınız, elden ayaktan düştünüz, eşiniz vefat etmiş, çocuklar evlenmiş, başka şehirlere tayin olup gitmiş veya hiç çocuğunuz olmamış, Devletin bu işlerden sorumlu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na başvurdunuz, "beni huzurevine alın" dediniz, size diyor ki; "geliriniz bir asgari ücretin 3'te 2'sinin altındaysa size bakarız."

Yani aylık maaşınız 1.700 liranın üstündeyse yandınız, sizi huzurevine almıyor, zaten bugün emeklilerin çoğunluğu 2.000 ile 2.500 lira arasında maaş alıyor ve size diyorlar ki, "özel huzurevine başvurun", peki özel huzurevine gittiğinizde size ne deniyor, "bizim ücretlerimiz 4.000 liradan başlıyor, sizi alamayız" deniyor.

Kaldınız mı açıkta, vurdunuz mu başınızı taşlara, onca yıl düzgün bir şekilde çalışmanın, primlerinizi eksiksiz ödemenin, vatana, millete faydalı bir yurttaş olmanın kazığını yediniz mi, yediniz, hem de çok üzülerek ve pişman olarak yediniz.

Bu sorun yıllardır devam eden, kanayan bir yara, ben en az 10 yıldır konuyla ilgili bir çok haber yaptım, köşe yazısı yazdım, ama artık yalnız değilim.

Çok değerli okul arkadaşım, meslektaşım, kendisini geçen ay Manisa'da gerçekleşen basın toplantısında ağırladığımız, Alzheimer Demans Parkinson Hasta ve Hasta Yakınları Derneği Genel Başkanı Berktaş, Eylül’ün Alzheimer hastalığı farkındalık ayı olması nedeniyle yeni bir açıklamada bulundu, şu müjdeyi verdi:

"Bu sosyal yara için derneğimiz 'bakım sigortasını' TBMM'ye taşıyacak kanun teklifinin hazırlıklarını sürdürüyor, yanı sıra yakın zamanda İstanbul’daki ilçeler başta olmak üzere diğer şehirlerde de Alzheimer hastalığıyla yaşamak, karşılaşılan güçlükler ve çözüm yollarıyla ilgili toplantı, konferans ve semimerler düzenleme noktasında çalışmalar yürütüyor. Devletimiz 15 yıldır bu hastalarımızın evde bakım hizmetlerinde ve evde bakım aylıkları noktasında önemli destek hizmetleri sağladı. Ancak bu destek hizmetleri yeterli değildir. Sosyal Hizmetler olarak bizim de 10 ilde temsilciliğimiz var. Merkezimize başvuran 10 aileden 9’u hastalarının sigortalı olduğunu ve bakım hizmetlerini SGK’nın destekleyip desteklemediğini sormaktadır. Bu bağlamda Sağlık Sigortası yeterli olmadığı ve Bakım Sigortası'nın gerekliliği görülmüştür. Ek önlemler alınmalı, farklı, etkin sağlık politikaları geliştirilmelidir. Hasta ve hasta yakınlarının durumunu ve sağlık sigortası yanında bakım sigortası konusunda mecliste adım atılması için derneğimizin çalışmaları, kanun tararısıyla ilgili bakanlığa sunacağımız taslağımızın hazırlıkları sürmektedir. Bu sorun sadece bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda psikolojik, sosyal ve mali sorumluluk, medikal, sosyal destekler ve multidisipliner konuların bütünleştiği bir sorundur."

Alzheimer Demans Parkinson Hasta ve Hasta Yakınları Derneği Genel Başkanı Hakan Berktaş'ın kurumsal bir çatı altında sürdüreceği bu mücadeleyi destekleyeceğim.

Ama yeterli olur mu, bence olmaz, yarın bir gün büyük çoğunluğunuzun yaşayacağı bir sorun için topyekün hareket etmek ve destek olmak gerek.

Gelecekte huzur ve güven içinde bir yaşlılık dönemi geçirmekk istiyorsanız, bu tasarıya bugünden destek verin.

Yarın çok geç olabilir.

Facebook Yorum

Yorum Yazın