TÜP MİDE AMELİYATI YÜZDE 95 SONUÇ VERİYOR
SAĞLIKTüp mide ameliyatı yüzde 95 oranında olumlu sonuç gösteriyor.
Düzenli diyet ve hareketli bir yaşamla ideal kilosuna ulaşmayı başaramayan obezite hastaları için önerilen tüp mide ameliyatı hakkında merak edilen sorulara yanıt veren Op. Dr. Nazmi Yaşar Sayım, “Kilo verme girişiminde bulunmuş ancak hepsinde başarısızlığa uğramış bireyler, bu cerrahiye adaydırlar. Tüp mide ameliyatı yüzde 95 oranında olumlu sonuç gösteriyor” dedi.
Tüp mide ameliyatlarını kimisi 'kolay zayıflatan' bir yöntem olarak tercih ederken, kimisi de 'yüksek ölüm riski' olan bir operasyon gibi görmesi nedeniyle uzak duruyor. Tüp mide ameliyatıyla ilgili merak edilenler hakkında konuşan Özel Denizli Cerrahi Hastanesi genel cerrahi, obezite ve metabolik cerrahi uzmanı Op. Dr. Nazmi Yaşar Sayım, tüp mide ameliyatının (obezite cerrahisi) son yılların en etkili tedavi yöntemleri arasında sayıldığını anlattı. Op. Dr. Nazmi Yaşar Sayım, günümüzde her geçen gün büyüyen bir problem olarak karşımıza çıkan obezitenin, önlenebilir ölümler arasında sigaradan sonra ikincisi sırayı aldığına da dikkat çekti. Op. Dr. Sayım, “Obezite çağımızın en önemli sağlık problemlerinden biridir. Bugün biliyoruz ki obezite önlenebilir ölümler arasında sigaradan sonra ikincisi sırayı almaktadır. Bugün geldiğimiz noktada obezite cerrahisi obezitenin önlenmesi için altın standart bir yöntemdir. Obezite cerrahisinde ortalama 3-4 tane kullanılan cerrahi teknik vardır. Biz de kendi kliniğimizde halk arasında tüp mide olarak bilinen ameliyatı daha sıklıkla yapmaktayız. Bunun en önemli nedenleri ise kısa sürmesi, risklerinin düşük olması ve orta ile uzun vadede yan etkisi olmadığı gibi etkin bir ameliyattır” dedi.
“Ameliyat sonrası kilo verme 1 yıl sürer, ilk aylar daha hızlı ve sonrasında ise daha yavaş olur”
Tüp mide ameliyatlarının dünyada olduğu gibi ülkemizde de en fazla tercih edilen obezite cerrahisi olduğunu dile getiren Op. Dr. Sayım, ameliyatın büyük ölçüde olumlu sonuçlandığını söyledi. Dr. Sayım, “Obezite cerrahisi vücut kitle endeksi 40 üzerinde olan bireylere uygulanmaktadır. Son yapılan çalışmalar göstermiştir ki vücut kitle endeksi 30 ile 35 arasında olup da 10 yılı aşkındır diyabeti olan yahut alternatif yöntemle kilo verme girişiminde bulunmuş ancak hepsinde başarısızlığa uğramış bireyler bu cerrahiye adaydırlar. Bu ameliyat yüzde 95 oranında olumlu sonuç gösterir. Ortalama hastalarımızı hastanede 3 gün misafir ediyoruz. Beslenme düzenlerinde ise; ilk iki hafta sıvı gıda, 2 ila 5. haftalar arasında sıvı ve püre gıda, ardından ise katı gıdaya geçilir. Ameliyat sonrası kilo verme durumu 1 yıl sürer, ilk aylar daha hızlı ve sonrasında ise daha yavaş olur. 100 kilo ile ameliyat girmiş biri bir yıl içerisinde ortalama 40 kilo verir” ifadelerini kullandı.
İlginizi Çekebilir
Dünya Sağlık Gündeminde Kritik Uyarılar: Obezite, Diyabet ve Hasta Güvenliği Öne Çıkıyor
Son iki günde hem küresel hem de Türkiye ölçeğinde sağlık gündemini etkileyen önemli gelişmeler yaşandı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), obezite tedavisinde ezber bozan bir adım atarak, vücut kitle indeksi 30’un üzerinde olan yetişkinler için GLP-1 sınıfı kilo verme ilaçlarının kullanımını öneren yeni bir taslak kılavuz yayınladı. WHO, obezitenin sadece “yaşam tarzı” tercihlerine indirgenemeyeceğini, kronik ve tekrarlama riski yüksek bir hastalık olarak ele alınması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’de Sepsis Farkındalığı Artıyor: Uzmanlardan Erken Müdahale Çağrısı!
Sepsis nedeniyle her yıl dünya genelinde milyonlarca kişi hayatını kaybederken, Türkiye’de de uzmanlar erken tanı ve hızlı müdahalenin önemine dikkat çekiyor.
Eczaneler Sağlık Ölçümlerini e-Nabız’a Kaydedecek
Sağlık Bakanlığı, vatandaşların sağlık verilerinin daha düzenli izlenmesi için yeni bir uygulama başlattı. Buna göre eczaneler, tansiyon, kan şekeri, boy, kilo ve bel çevresi gibi temel sağlık ölçümlerini doğrudan e-Nabız sistemine kaydedecek.
MASKİ’de Öncelik İş Sağlığı ve Güvenliği
MASKİ Genel Müdürlüğü bir yandan il genelinde altyapı çalışmalarını sürdürürken bir yandan da kurum içi eğitimlerine devam ediyor.